cinsel istismar

Cinsel istismarın genel tanımını yapacak olursak; kişilerin başkaları tarafından gönülsüz veya bilinçsiz olarak cinsellik adına yaptığı zoraki davranış, sapkınlıktır Sadece tecavüzü cinsel istismar olarak görmeyin. Elle taciz de bir cinsel istismardır, kelimelerle rahatsız edilme de, eşini sırf fantezi veya belli amaçlar uğruna başkasıyla ilişkiye sokmak da bir cinsel istismardır Kadını, çocuğu, erkeği fark etmeksizin yapılan birşey. Tabi günümüzde çoğunluğu kadınlar ve çocuklar oluyor. Hatta tecavüz veya taciz edilen küçük çocuklar büyüyor ve yetişkinliğinde de devam ediyor Gözünüzü seveyim kendinizi, çocuklarınızı, çevrenizdekileri önce kişilik olarak sonra da önlem olarak bilinçlendirin, geliştirin. En yakınınızdan dahi gelen birşey. Yaşı, akraba derecesi, kimliği fark etmiyor Youtuber olan Ayşegül adlı bir kullanıcının hazırladığı, zamanında tacize ve tecavüze uğramış kadınların hikayelerini kendi kaleminden okuduğu bir video var. Saçma sapan size bir yarar sağlamayan şeylerle uğraşmayı bir kenara bırakıp zamanınızı ayırarak şunu izleyin. Çünkü bizler de anne baba adayıyız, çocuklarınızı küçüklükten yetiştirin. Ayrıca psikolojik veya hukuksal olarak yardım adına küçük bir dip notu var Daha fazla içimdekileri dökmeyeceğim yoksa satırlar akar gider. Video zaten herşeyi anlatıyor, neyin ne olduğunu Lütfen izleyin

. Öncelikle şu videoyu bırakmak istiyorum ve bir sorum var, adamın dediği gibi "öfkelenecegiz utanacağız hatta dünyayı utanç kurtaracak" Gerçekten öyle mi olacak? Ben hiç sanmıyorum da. Ve videodaki mükemmel kadına gelecek olursam, Çok güçlü gerçekten çok güçlü bir kadın. Sessiz çığlıkları olan bir kadın küçük yaşta sevgisiz kalmış oyun diye taciz edilmiş susturulmuş bastırılmış hayatı ruhu mahvedilmiş bir çocuk. Kardeşine böyle şeyler yapabilen bir abi(?) Ben anlayamıyorum tabi ki. Ciddi ruh hastası insanlar yani. Unutmaya çalışıp unutamamak küçük olmak anneden destek görememek vs affedilmesi zor şeyler.

hayatımızın bir adamın keyfine bağlı olduğunu , sokağa çıkarken iki kere düşünmemiz gerektiğini , sırf birileri cinsel istediğini bastıramıyor kontrol edemiyor diye benim ömrümü 5 dakikalık zevk uğruna mahvedilebileceği geldikçe aklıma çıldırıyorum. kahroluyorum. utanmamam gerek ama utanıyorum. ama en önemlisi korkuyorum.sıradaki ben miyim diye..

o klavye tuşlarınızı eskiterek, sıcak odalarınızda kıçınızı yayarak, 3-5 söz paylaşıp duyarlı görünerek önleyemeyeceğiniz, ülkenin en sikik ve berbat sorunlarından birisi. keşke internete "bitsin artık bu orospu çocukları, gebersin hepsi" dediğimizde ne istismar kalsa ne de o orospu çocukları ama öyle bir realite yok maalesef. aslında mevzu bu orospu çocuklarının yok olmasında da değil. yani onları bir parmak şıklatıp yok ettik diyelim, yerine yeni orospu çocuklarının gelmeyeceğini falan mı düşünüyorsunuz? mevzu tamamen çarpıklaşmış eğitim, hukuk ve insan ilişkileri ile alakalı. şimdi bu orospu çocuklarının nasıl orospu çocuğu olduğunu, kendi gözlemlerimden faydalanarak, evre evre anlatayım. not: aşağıdaki evreler yazarın kendi düşüncesidir. yanlışlık payı mevcut olup yazarın haklarında saklıdır. türkiye sınırları içerisinde dünya'ya gelmiş, ileride gözüne kestirdiği kadınları istismar edip belki de tecavüz edecek hatta öldürecek olan lakin o raddeye gelene kadar henüz masum olan bir erkek bebeğinden bahsedelim. türkiye'de bir erkek çocuğunun kadınlara ilgi duyması aşağı yukarı orta okul çağlarında yani 5 veya 6. sınıf zamanlarında başlar. cinselliğin türk ahlak ve aile yapısına göre tabu ve konuşulmaması gereken bir konu olduğu da hepimizin malumu. yani bu çocuklar hayatlarına potansiyel bir sapık mı yoksa normal bir insan mı olacağına istemsizce karar vereceği sırada ne öğretmenlerine, ne de ailelerine cinsellikle ilgili bir şey danışabiliyor. sadece sağdan soldan duyduğu hurafelerle kendi tecrübelerini(!) aynı potada eritip, olduğu kadar olmadığı kader kafasında cinsel bilgi birikimine sahip oluyorlar ve paso sabahtan akşama kadar porno izleyerek veya okulda, bağda, bahçede gördüğü kadınları hayal edip mastürbasyon yaparak kendilerini tatmin ediyorlar. bunu %99.99 her türk erkek çocuğu orta okul çağlarından( seks ve karşı cinsi etkileme konusunda ne kadar becerikli olduğuna göre değişir) 25-26 yaşlarına hatta 30-35 yaşlarına kadar bile devam ettirirler. düşünün avrupa'da ergen erkek çocukları 15-16 yaşında cinsel birliktelik yaşayabiliyorken 40 yaşına gelip bir kadınla aynı yatağa giremeyen erkekler var bu ülkede. ortalama 15-20 sene arası kendini sadece mastürbasyonla tatmin eden bir erkek profili oluşturun kafanızda. bir süre sonra dürtülerine engel olamayan, bu olaydan bıkmış, mastürbasyonun psikolojiye verdiği zararın yanı sıra bundan dolayı oluşan özgüvensizliğin verdiği yıkıklık ile beynin dondurma gibi erimesinden mütevellit sağlıklı ve mantıklı karar veremeyen erkekler, karşı cinsle seks yapamayınca çıldırma eşiğine gelip bu istismar, tecavüz dediğimiz orospu çocukluğunu gerçekleştiriyor. çünkü bu ülkede kadın-erkek ilişkileri sağlıklı değil. türk kadınları, erkekleri öyle bir parmağında oynatıyor ki... aile baskısı, ego, eğitimsizlik derken türk erkeğini bir güzel fino köpeği gibi istedikleri şekle sokuyorlar. e bizim erkekler zaten cinsel açlıktan kudurmuş, ne yapacağını şaşırır durumda olduğu için ve karakterinden ödün verdiği için kızın kapısında paspas oluyor belki ulaşabilirim diye ama nafile. elde var 0 olunca hemcinslerimin iyice sapıtmasıyla bu sefer kafalarında saçma sapan absürt düşünceler oluşmaya başlıyor. "bu kız bana gülümsedi, kesin hoşlanıyor ya da bana verecek", "onun da canı istemese niye öyle davransın", "gözlerini kaçırıyor kesin bana bakmaya utanıyor" gibi. ve bu yüzden de en ufak bir bilgiye ulaştığında sosyal medya hesabı falan varsa direkt oradan ulaşmaya çalışıyorlar. kız arkadaşlarımla bir ara muhabbeti geçmişti, instagramlarına gelen takipçi isteklerinin 700 ila 1000 arası değiştiğini gösterdiler. ve öyle ahım şahım bakmalara doyamayacağın kızlar değiller. bunu hakaret olarak söylemiyorum sadece durumun vehametini göstermek için ifade ediyorum. normal insanlar yani ve hesapları da popüler değil normal insanlardan hiçbir farkı olmayan ortalama takipçili instagram hesapları. dm'ler desen ayrı bir dünya. etkilemek için o kadar saçma sapan mesajlar yollamış erkekler ki akıllara zarar. şeriatla yönetilen ülkeler hariç türk erkekleri kadar zor ve nadir seks yapan erkek ırkı yok dünya'da. cinselliğin tabu haline getirilmesinin sorunlarını yaşıyor bugün bu ülke. özetle bahsetmek istediğim bu istismar konusu sadece "bu orospu çocuklarını idam edelim" çözümüyle sona erecek bir problem değil. derin sosyolojik araştırmaların yapılması ve çözümün üretilmesi gereken büyük bir problem. ülkenin kafa yapısının komple değişmesi lazım. kadınının erkeğinin. erkek sekse ulaşamadıkça böyle orospu çocukluğu içeren hareketlere yöneliyor, kadın bu hareketlere maruz kaldıkça karşı cinse iyice cephe alıyor. hukuk desen bu şerefsizlere yeteri kadar ceza veremediği için bunu yapan orospu çocukları bu sefer daha fazla azıyor. daha fazlasına maruz kalan kadın artık sütten ağzı yandığı için yoğurdu üfleyerek yiyor, kapısına gelen kuryeye bile kapıyı açmaya korkar oluyor. ve erkeğin karşı cinse ulaşma şansı azalıyor. azaldıkça tekrar başa dönüp aynı hadiseler yaşanıyor ta ki bu hastalıklı ibneler cezasını bulana kadar. hepsi birbirinin kısır döngüsü yani. bu yozlaşma seviyesi ve hızıyla maalesef pakistan olmaya doğru emin adımlarla ilerlediğimizi düşünüyorum. dipnot: elbette kendi düşünceme göre, erkeklerin çoğu kendine engel olmasını biliyor. bu bahsettiğim cinselliğe ulaşamamış ve yeterli cinsel eğitimi alamamış kimselerin sapıtması durumu ve nedenleri. en azından kendi gözlemlerim ve düşüncelerim. katılmadığınız veya yanlış bulduğunuz noktalar olabilir tabi ama rica ediyorum her erkek böyle değil klişeleriyle bana gelmeyin. onu ben de biliyorum. ve bahsettiğim bu konular içerisine ensest ve pedofiliyi katmıyorum. kesişen durumlar olma ihtimali olsa da onlar ayrı bir katman ve orospu çocukluğu.

- (#2331517) kelimesi kelimesine katılıyorum. birkaç eklemem var ama. "aslında mevzu bu orospu çocuklarının yok olmasında da değil. yani onları bir parmak şıklatıp yok ettik diyelim, yerine yeni orospu çocuklarının gelmeyeceğini falan mı düşünüyorsunuz? mevzu tamamen çarpıklaşmış eğitim, hukuk ve insan ilişkileri ile alakalı." güzel soru. şu; (#2331485) veya başka sayede mevcut orospu çocuklarından ne kadar hızlı kurtulursak, yeni orospu çocuklarının türememesi için o kadar zaman kazanmış oluruz. bu zamanı da eğitim, hukuk ve insan ilişkileri için verimli bir şekilde harcarsak, çok değil birkaç yıl içinde bile bu ülkeyi %90'lara varacak başarı oranıyla temizleyebiliriz. . entryde bahsi geçen seks eğitimsizliği, toplumun cinselliğe ahlak üzerinden kurduğu baskının zararı ve "düşünün avrupa'da ergen erkek çocukları 15-16 yaşında cinsel birliktelik yaşayabiliyorken 40 yaşına gelip bir kadınla aynı yatağa giremeyen erkekler var bu ülkede." tespiti çok doğru. ki aynı olay kadınlar için de geçerli. hangi sözlükteydi hatırlamıyorum. kadın bir yazar vardı. 40 yaşına merdiven dayadığını ve 2 sene önce 2. kez evlendiğini söylemişti. devamındaki itirafı şuydu; ben ilk gerçek orgazmımı 2 sene önce yaşadım.. yani kadın onca yıl evli olduğu ilk kocasıyla doğru dürüst orgazm yaşamamış. vahim. evliliklerinin bitmesinde bunun da bir etkisi olduğu aşikar. (seksin çoğu ilişkide bazı sorunların üstesinden gelmesi gibi bir olayı var. normalde birbirine şiddet uygulayamayacak partnerler, seks sırasında birbirlerine küfürler saçarak -ayarlıca- şiddet uygulayabilir. atıyorum o günün sabahında adamın dediği bir şey kadının sinirini bozmuştur. kadın akşama seks sırasında hıncını ritim tutarak olabildiğince alır, geriye o sinirden eser kalmaz. ya da adamın işlerinde sıkıntıları vardır, içinde bir öfke birikir, eve gelince partneri sayesinde zevkli bir şekilde o hıncını içinden atar. bir sevişsen pamuk gibi olursun aslında durumu bir nevi.) . türk kadınlarının erkekleri parmağında oynattığı konusu.. doğru. sayfa sayfa örnek verilebilir konu hakkında. bizde bu durum çok ayrı boyutlarda. fakat aslında bakarsanız dünyada hatta doğada da durum budur. peygamber develeri çiftleştikten hemen sonra, dişinin kalori ihtiyacı açığa çıkar. sonra başlar az önce çiftleştiği erkeği katur kutur yemeye. erkek de buna razıdır. aynı durumu gerçekleştiren yığınla böcek türü var. veya aslanları düşünün. dişiyi etkilemek için onlarca erkek gladyatör gibi birbirleriyle çarpışıyorlar. ya da yılanları, kertenkeleleri, tavuskuşunu ele alalım. en gösterişli, estetik, janjanlı renklere sahip olanları erkek. neden? onlarla dişiyi etkilemesi lazım çünkü. oysa kendisi dişiden daha estetik.. içlerinden biri de çıkıp demiyor ki "ulan esas güzel olan benim. ben niye seni etkiliyorum, sen beni etkile." diyemez! doğanın olayı bu. dişi kaçar, erkek kovalar. sen bu düzeneğe bir de iletişim ve şahıs ihtimalinin had safhada olduğu teknolojiyi katarsan, kovalayan erkek tabii ki birden fazla dişiyi deneyecek. dişi de birden fazla erkeği beklemeye alacak ki aralarında kendine en uygununu seçsin. acelesi mi var ya hu, nasılsa kapıda kuyruk var. (bugün sınıfta şahit olduğum dedikoduluk olay buraya on numara örnek olur aslında da, neyse şimdi risk almaya gerek yok.) . "özetle bahsetmek istediğim bu istismar konusu sadece "bu orospu çocuklarını idam edelim" çözümüyle sona erecek bir problem değil. derin sosyolojik araştırmaların yapılması ve çözümün üretilmesi gereken büyük bir problem. ülkenin kafa yapısının komple değişmesi lazım. kadınının erkeğinin." doğru. işte bu yüzden önce kısa, ardından uzun vadeli planımı sunuyorum. ardından bunu yaymaya ve etkileşim almaya çalışıyorum. hiçbiri olmasa bile en kötü bir fikir alışverişi olur, karşılıklı bir fikir gelişimi sağlanır. ve bunu ne kadar kalabalık yaparsak o kadar iyi olur. çünkü toplu halde bir şuur gerekiyorsa buna hemen hemen herkesin iştirak etmesi lazım. şakir'in bahsettiği eğitim, hukuk ve insan ilişkileri düzenlemesi uzun vadeli bir planı kapsıyor. ben direkt olarak ona geçebileceğimize ihtimal dahi vermiyorum. kısa vadeli bir planla teşhis ve kaba bir temizlik şart. çünkü elimizdeki yozlaşmış toplum ne yazık ki bu; (#2324211) . bir gerçeğe değinmek gerek. sunduğum çözümün ya da başka bir çözümün asla gerçekleşmeyeceğini hepimiz biliyoruz. çünkü bizde kanunlar tasarlanırken bile şu politika izlenir; "a, b, c konularındaki sorun giderilir. fakat enteresan bir şekilde bu sefer de; d, e, f konularında sıkıntılar baş gösterir. ve bu göz göre göre yapılır.." - (#2260165) yetkili mercilerin hilekarlığı bir yana, sosyolojik olarak da mühim bir gerçek var; bu topraklarda devrim niteliği taşıyacak radikal kararlar icra edemezsin. bizim insanımızın hamurunda o maya yok. etki - tepki mekanizması kör kurşundur. en gerekli yerde yok, en gereksiz yerde var olur. avrupa insanında o hamaset vardır mesela. yeniliğe, isyana, düzeni değiştirmeye açıktırlar. fransız ihtilali, rönesans - reform, sanayi devrim, aydınlanma çağı... adamlar bunlar sayesinde kendilerini defalarca aştı, biz hala aynı bok çukurundayız. neden? orta çağ sonrası onlar gibi bir tane bile toplumsal değişikliğe yönelimimiz yok çünkü. (mustafa kemal atatürk kocaman bir istisna. ki o da çok büyük işler yapmasına rağmen istediklerini tam olarak yapamamıştır.) . bu ülke göz göre göre kendini biçmeye eğilimli. nice insanlar bu ülke insanına her konuda her şekilde laf atlatmayı denedi de hiçbirisi dinlenmedi. örnek vermek icap ederse; necip hablemitoğlu denedi, aziz nesin denedi, nihat genç denedi, ferhan şensoy bile denedi. cemaat, imam hatipler, dost görünen düşmanlar.. hepsi hakkında yıllarca uyarıldık. yine de süleyman demirel sadece 3 yıl içinde 233 tane imam hatip lisesi açarken bunun nedenleri ve olası getirileri hiç düşünülmedi. anlayacağınız elimizde "normal" bir toplum yok. yeni avrupalı olamamış eski doğulu bir ülkeyiz. ne batıya benzeriz, ne doğuya. o yüzden diğer toplumlarla bu toplumu aynı potada eritemezsiniz. atıyorum finlandiya'da uygulanan o güzelim eğitim politikalarını tümünü buraya aynen uyarla, tutmaz :d . son olarak şakir'e girdiği güzel entryden dolayı teşekkür ediyorum. güzel bir tez üretimi oldu. (bkz: the end)

Cinsel istismar medyada yaygın pornografik içeriklerin bulunması ile doğrudan ilgilidir, bunun reklam ve sektör haline gelmesi, çocukların gelişim dönemlerini geriletmesi ile ilgili bulgular bulunmaktadır, bunun haricinde bu tür içeriklerin psikolojik sorunlara yol açtığını ve toplumun mahremiyet olgusunu değiştirdiği ve devasa problemlere yol açtığı anlaşılmaktadır.